Cumartesi günü izinli olmamın verdiği mutlulukla attım kendimi Şişhane dolaylarına. Güneşli ve sakin bir sabah, en sevdiğim. Noir Pit Coffee’de bir sabah kahvesi içtim. Günün devamı için, çok sevdiğim tereyağlı kurabiyelerden aldım. Durup, Şişhane yerlilerini, esnafı, geziye çıkmış veya işe giden insanları gözetledim.
Kısa zamanlı bir dinlenceden sonra, yürümeye devam. Önünden geçtiğim ve içini çok merak ettiğim şarküteri tarzı bir dükkan vardı, Comedus. Tam sırası dedim ve daldım dükkana. Mottosu ‘İyi Gıda’ ve cidden hakkını veriyorlar. Hafta içi satılan sandviçleri zaten muhitte oldukça ünlüymüş.
Comedus, 3 yıldır hizmet veriyor. İçeride dünya biraları, şaraplar, her türlü peynir, zeytinyağlı sabunlar ve iki tanede masa var.
Hemen birine bırakıyorum kendimi. İsmini soramadım ama çok nazik bir beyefendi vardı. İçeriye girip, daha önceden dükkanı gördüğümü ve çok beğendiğimi söyledim. Ardından, ‘Ne yiyebilirim?’ dedim ve bana güzel bir et-peynir tabağı hazırladı.
Comedus, adeta bir peynir cenneti. İslisinden gravyerine, çeçilden tulumuna her çeşit mevcut. Harika peynir tabağımın yanında beyefendi bana bir sos hazırladı. Kurutulmuş domates, biber ve zeytinyağını bir araya getirerek harikalar yaratmış. Sıcak ekmeğimi banarak sosun dibini gördüm.
Sadece birşeyler atıştırmak için oturduğum Comedus’tan keyifli ve doymuş bir şekilde, herşey için teşekkür edip ayrılmak zorunda kaldım. Sevdiceğimi alıp, bir peynir seansı yapmak için sabırsızlanıyorum, bekle bizi Comedus.
Yazarın Diğer Yazıları için tıklayınız…